Hangi ayrılığa iyi gelmiş ki zaman? Hangi yaranın izini silmiş. Çabalar boşa, özlemler baki. Yalnızlıksa sonsuz dünyamda. O korktuğum, kaçmaya çalıştığım, her denememde ardıma bakmadan koşarken kucağına düştüğüm azılı bir düşmancasına hep karşımda. O ki beynimin orta yerine yerleşmiş azılı bir virüsçesine damarlarımda.
Yazın ortasında dayanılmaz bir soğuk. Yağmurun içinde ölümcül susuzluk. Olmadı, olmayacak huzur. Yanmış ormanlarda yetişmez kolay kolay çimenler. Yangın yeri küle dönmeden, küller göğe ermeden bitmez bu boşluk ya da ben geçmezden evvel serden. Çığlığım ulaşmayacak yerine yine, duyulmayacak yakarışlarım. Yoruldum artık, dayanamıyorum. Kimseyi, hiç bir şeyi değil huzuru istiyorum. Tek bir iyi insan kaldıysa yer yüzünde gelsin şimdiden kuluyum...
Acıtmayacak insan kendini seveni, elini tutan, yerden kaldıran eli ısırmayacak. Tutup kalktıktan sonra ayağa vurmayacak. "Gitme!" diye yalvardıysa bir kere, kalkınca yerden; "Git artık." demeyecek. Öldürebilirim böylesini gözümü kırpmadan.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder