15 Temmuz 2012 Pazar

Söylemedim

Siyahı bile dalgalandıran ırmakların, isim hanesinden çalınmıştı dünyan. Rengin yoktu, aynalara karışmıştı kimliğin. Soramadım mesela yalanları nerede sakladığını, bunca ağırlığı, pisliği taşıyan boynuna dolaşan nefesime iyi gelen neydi de bilemedim kanlı bir katil gibi gideceğini. Gözlerinin ardındaki karanlığa küçük bir yıldız bırakmak istedim belki sadece, sadece o yolsuz şehirlerin izinde parçalanmasını istemedim tasasız gülüşlerinin. Ben seni istemedim anlayacağın, ben seni senin yargılarından öteye, belki de hiç görmediğin, gecenin karanlığını içen dolunaya taşımak istedim.
Bilemedim o karanlığı istediğini aslında. Bilemedim benim taşıyamayacağım kadar ağırlığın varmış boynunda. Çok derinlerdeymiş köklerin, ulaşamayacağım kadar uzağa bağlıymış ışığın. Ya da sen o karanlığa bağlamıştın da aydınlıklarını benim ışığım yetmedi görmeye senin yıldızlarını...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder